Elektrik ile ilgili Doğru Bilgi Kaynağı
   
  elektrikgezegeni
  Çalışma Prensibi
 
İÇİNDEKİLER

 1-       ASENKRON  MOTORLARIN ÇALIŞMA PRENSİBİ

 2-       DÖNER ALAN ŞİDDETİ                                

 3-       STATOR SARGILARINDA ENDÜKLENEN EMK             

 4-       BiR KUTUPTA OLUŞAN MANYATİK ALAN   

 5-       ROTOR SARGISI                                         

 6-       BİLEZİĞİ KISA DEVRE EDİLEN AC MOTOR

  7-      ASENKRON MOTORUN KALKINMASI                                     

 

 

ASENKRON    MOTORLAR 

Asenkron  motorun  farklı  iki  yapısı  vardır.

1 - ) Kısa   devre rotorlu  ( Sincap   Kafesli )  asenkron  motorlar 

2 - ) Rotoru   sargılı  ( Bilezikli )  asenkron  motorlar

              Bu  iki  tip  asenkron  motorun statorları  tamamen   aynıdır. Sadece  rotorların  yapıları  farklıdır. Normal  olarak  statorları da  yıldız  ve  üçgen  olarak   bağlanabilen  üç   fazlı  sargı   mevcuttur.  Kısa  devre  rotorlu   asenkron  motorun  rotorunda  sincap  kafesler ,  bilezikli  tip  asenkron  motorun  rotorunda  ise  genelde  yıldız  bağlı  üç  fazlı  sargı  bulunur.

             Her  iki  tip  asenkron  motorda da  üç  fazlı  stator  sargısının  uçları  ( üç  giriş  ile   üç  çıkış ) klemens kutusuna çıkartılır. (Bazı hallerde stator içerisinde bağlantı yapılarak dışarıya üç faz ucu çıkar). Bundan  ayrı  olarak  rotoru  sargılı üç  fazlı  asenkron  motorun   rotor  sargısının  sadece üç  faz  ucu  bilezik  ve  fırça yardımı ile  diğer  bir bağlantı  kutusuna  çıkartılır.

            Asenkron  motorlarda   U = k x f x ø   bağıntısına göre  manyetik  alanın  değişmesi  için    U / f oranın  sabit  olması  gerekmektedir.

             Primer   şebeke  frekansı  ile  birlikte  şebeke  gerilimi  de aynı oran  dahilinde   değiştirildiğinde  motorun  manyetik  alanı , devrilme  momenti  ve  yüklenilebilirlik  kabiliyeti  sabit  kalır. Aslında  düşük  frekanslarda  statordaki  gerilim  düşümünün   artmasından  dolayı  devrilme  momentinde  bir  miktar  düşme  görülür.

  Bir asenkron  makinenin  devir  sayısı  kontrolü  için  diğer asenkron  makineye  yada  güç elektroniği  elemanlarına  ihtiyaç  vardır.

 

ASENKRON  MOTORLARIN  ÇALIŞMA  PRENSİBİ

              Asenkron  motor sargıları stator  ve  rotor üzerine  açılan  oluklara  yerleştirilen  sargılardan  oluşur.  Stator  üzerine  yerleştirilen  sargılar  üçgen veya yıldız  bağlı  sargılardan  oluşmaktadır.

              Stator  sargılarından  geçen  akım alternatif  akım  olduğundan  manyetik  devrede  periyodik  olara0k  değişen   bir alan  meydana  getirir. Bu alana  alternatif   alan denir.  Bu  alternatif  alanı fourier  serisi  ile  yazmak  mümkündür.  Alternatif  alanın  her bir  harmoniğini  iki  döner  alana  ayırabiliriz. Bu döner alanlardan  birisi  saat ibresi  yönünde  dönüyorsa  diğeri saat  ibresi  tersi  yönünde   döner ve  her  ikisinin de  dönüş  açısal    hızı  aynıdır.  Üç fazlı asenkron  motorlarda  birbirinden  120 derecelik  farklı  olan  akımlar stator  sargılarından  geçerek  üç  adet  alternatif  alan  meydana  getirecektir.  Üç  alternatif  alanın   sadece  birinci  harmoniğini  dikkate  alırsak   altı  adet  döner  alan  meydana  gelir.  Bu  altı  adet  döner  alandan üçü  saat  ibresi  yönünde , üçü de  saat ibresinin  tersi  yönündedir.  Bunların  açısal  hızları aynı  olup  Ws tir.  Sağa  doğru  dönen  döner  üç  alan  çakışık  olarak  döndüğü  taktirde  sola  döner  alanlar  arasında  120 derecelik  faz  farkı  olduğu  için  bileşke  değeri  sıfır  olur, ve  motor  sağa  doğru  dönen  çakışık  üç  döner  alanın  oluşturduğu moment  ile  sağa  doğru  döner  . bu  açıklamadan  anlaşılabileceği gibi  stator  sargılarından geçen  akımlar  Ws  açısal  hızı  ile  döner  stator alanı  oluşturur.

              Motora  ilk  gerilim  uygulandığı  anda  motor  duracaktır.  ns    hızıyla dönen  stator  döner  alanı  durmakta  olan  rotor  iletkenini  aynı   hızda  keser  ve  rotor  alternatif  gerilimin  oluşmasını  sağlar.  Bu gerilim frekansı  f1 olup  bu değer  şebeke  frekansına  eşittir.

              Motor  senkron  devir  sayısında   dönseydi  bu taktirde  senkron  devirde  dönen  stator  alanı  rotor  iletkenlerini  kesmeyecekti. Sonuçta  rotor  sargılarında  alternatif  gerilim  meydana  gelmeyecektir.  Akım  geçmeyince döndürme   momenti  de  sıfır  olacaktır. Bu nedenle  rotor  devir  sayısı  senkron devir sayısını  altında  olacaktır.  Bu  açıklamadan  anlaşılacağı  gibi   asenkron  motorun   çalışması  halinde   rotorun  senkron  devirde  dönmesi mümkün  değildir. Rotor  senkron  devirde daha  küçük  olan  ve  yük ile  değişen devirde  döner.

Bilezikli  asenkron  makinelerin  rotor  oluklarına  genellikle   üç  fazlı  sargılar  yerleştirilir.  Üç  fazlı  rotor  sargısı  genelde yıldız  olarak  bağlanır  ve  yıldız  noktası  dışarı çıkartılmaz . Mil üzerine  bağlı  ve  milden  yalıtılmış  üç  bilezik  rotor  ile  birlikte  döner. Bilezikler  üzerinde  sabit  duran  fırçalar yardımı  ile    dış  kaynaktan  gerilimi  ve  frekansı  değiştirilebilen  gerilim uygulanabildiği  gibi  sargılara  dışarıdan    direnç  bağlanabilir.  Rotor  bileziklerine  yol  alma  direnci  bağlayarak  yol  alma  akımı  sınırlayarak  yol  alma direnci   büyütülebilir. Ayrıca  rotora  frekans   ve   güç  faktörü  kontrolü  yapılabilir.  Rotoru  sargılı  asenkron  makinelere  uygulanan   bu kontrol   sistemi  sincap  kafesli  motora  uygulanan  hız  kontrolün den  daha   ucuzdur.  Bununla birlikte rotor sargıları   rotorda  oldukça  yer  kapladığı  için    sincap  kafesli  motorlara   göre  bilezikli  asenkron  motorlardan   daha  az  güç   elde  edilir.

              Sincap  kafesli  asenkron  motorların   statorlarında da döner  alan  oluşturan   sargılar  vardır.  Rotor  kısa  devre  çubuklarının   oluşturduğu  hacim   sincap  kafesinkine  benzediği  için   motora  bu  isim  verilmiştir.  Normal  çalışma  şartlarında  rotor  çubuklarında   endüklenen  gerilim  10 V   altındadır. Bu  yüzden  kısa  devre  çubukları  rotor  saç  paketinden  yalıtılmaz .  Rotorda  yalıtkan  malzeme  için   yer  kaplanmadığı  için   bu  motorda  birim  hacime  düşen   güç  bilezikli  asenkron  motorlardan  daha  fazladır.

              Bilezikli  asenkron  motorlarda  rotorun  sargılı  olması   ile   bileziklerin  getirdiği  avantaj   devir  sayısının  kolaylıkla   ayarlanmasını  kalkış  momentinin   değiştirilebilmesi  üstünlüğünü  sağlar . Sincap  kafesli  makinede  ise    rotor  sayısı  yerine    kısa  devre   edilmiş    iletken  çubukların   bulunuşu  makinenin  hem  kalkış  momentini  , hem de devir  sayısı  ayarı  yapabilme  yeteneklerini  kısıtlamaktadır.  Bu nedenle  sincap  kafesli  makineler   daha  çok  kalkış  momenti  değişmeyen   ve devir  sayısı  mümkün  olduğu  kadar  sabit  olan     makinelerinin   tahrikinde  kullanılır. Ancak  yapım  kolaylığından  dolayı   bilezikli  makineye  göre  iki kat daha   ucuzdur.

 

DÖNER ALAN ŞİDDETİ:

 

Stator oluklarına yerleştirilen 3 fazlı sargılardan 3 fazlı akım geçirildiğinde döner alan

meydana gelir. Bu döner alanın manyetik kuvvet çizgileri, faz bobinlerinin ayrı ayrı

meydana getirdikleri manyetik akıların toplamına eşittir.

 

            

A noktasını örnek olarak almak hesabımızı kolaylaştırır. Aslında her noktadan

yapılacak hesaplar aynı sonucu verir.

S fazının akım yönü pozitif ve akım şiddeti maksimumdur. R ve T fazlarının akınlarının

yönü ise negatif ve akım şiddetleri ise maksimum değerin yarısıdır.

 

Manyetik akılar arası 120 derecedir. Buna göre;

Q toplam = Qm + 2 x (Qm/2) x Cos 60

Q toplam = Qm + 2 x (Qm/2) x (1/2)

Q toplam =Qm + Qm/2

Q toplam = 3Qm/2

Buna göre stator faz bobinlerinin meydana getirdikleri manyetik akıların toplamı

herzaman 3Qm/2 olur. Yani 3 faz akımlarının meydana getirdikleri akıların toplamı,

şiddeti 3Qm/2 olan döner alandır. Bu alan stator etrafında kesintisiz olarak döner .         

 

STATOR SARGILARINDA ENDÜKLENEN EMK ‘ LER.

 

3 fazlı stator sargılarına 3 fazlı sinüsoidal gerilim uygulandığında döner manyetik alan

meydana gelir bu alanın motor hava aralığındaki dağılışı da sinüsoidaldır. Bu manyetik

alan tekrar stator sargılarında  3 fazlı emk’le endükler. Bu emk’lerin değeri

hesaplanabilir.

 

Herhangi bir iletken 1 saniyede 108 maxvell’lik (1 Weber’lik) akıyı keserse, iletkende indüklenen emk’ nın  ortalama değeri 1 VOLT ‘tur.

 

Q , Bir kutbun manyetik akı toplamı

2p x Q , Bir fazın manyetik akı toplamı

Döner alanın bir devrinde stator oluğundaki bir faza ait iletkenin kestiği manyetik akı

toplamı 2p x Q maxvell ‘dir.

Döner alanın dakikadaki devri ns ‘dir. Saniyedeki devri ns/60 dır.

İletkenin bir saniyede kestiği akı toplamı = 2p x Q x ns/60 maxvell’ dir. Bu akı

toplamından 108 maxvell’ i 1 VOLT olduğu için orantı yaparak iletkende oluşan

ortalama voltajı bulabiliriz.

Eor = (2p x Q x ns) / (60 x 108)  VOLT’ tur.

ns = 60 x f  /  p olduğuna göre formülde yerine koyarsak

Eor = (2p x Q x 60 x f) / (p x 60 x 108)  VOLT  olur. Burada sadeleştirme yaparsak.

Eor = 2 x f x Q x 10-8 VOLT  emk’in etkin değeri bulmak için ortalama değer 1,11 ile

çarpılır.

E = 2,22 x f x Q x 10-8 VOLT etkin değer bulunur  . (Bir iletkende oluşan EMK)

Motordaki iletken bir bobin oladuğundan bir ucu N kutbunda ve diğer ucu S

kutbundadır. Bobinin iki ucundaki iletkenlerdeki akım yönleri ters olduğu için bobin

ucundaki gerilim bunların toplamına eşittir. Ve  faz farkı olmadığı kabul edilerek cebirsel

olarak toplanır. Yani bobinde oluşan gerilim tek iletkende oluşan gerilimin 2 katıdır.

E = 4,44 x f x Q x 10-8 VOLT etkin değer bulunur  . (Bir bobinde oluşan EMK)

Bir faza ait seri bobin sayısı toplamı Nb ise; Bir fazda oluşan gerilim miktarı.

 

E = 4,44 x f x Q x Nb x 10-8 VOLT etkin değer bulunur  . (Bir fazda oluşan EMK)

Q manyetik akı değeri maxvell değil weber olarak verilmişse formül aşağıdaki gibi olur.

E = 4,44 x f x Q x Nb x VOLT etkin değer bulunur  . (Bir fazda oluşan EMK)

Bu EMK uygulanan şebeke gerilimine ters yöndedir. Bundan dolayı bu EMK ‘lara Zıt

EMK denir. Boşta çalışan bir motorda  faz sargısında oluşan Zıt emk, uygulanan

şebeke gerilimine eşit kabul edilir.

 

Adım ve Dağıtım Katsayısının Faz Gerilimine Etkisi.

Stator sarımlarında bobinlerin oluklara dağıtılması ve adım (hatve) kısaltmaları

endüklenecek gerilimin değişmesine sebep olur. Bu değerler hesaplanabilir ve katsayı

olarak ana voltaja çarpılır.

Kd, dağıtım katsayısı  kd = (Sin (C x a / 2)) / (C x Sin(a / 2))

Ka, Adım katsayısı     ka = Cos (b / 2)  , b = kısaltılmış oluk sayısı x a

E = 4,44 x f x Q x Nb x kd x ka x10-8VOLT etkin değer bulunur.(Bir fazda oluşan EMK)

Motorlarda kısa hatve ve oluk dağıtımı Şebeke ana harmoniğinin yanında meydana

gelen diğer harmoniklerin etkilerini gidermek için yapılırlar. Oluk dağıtımının çok

olması harmonik etkilerinin giderilmesi bakımından iyidir. Ancak oluk sayıları motor

imali sırasında hesaplanan değerlerdir ve daha sonra değiştirilemez. Sarımda kısa

hatve ise sarılacak kutup sayısına göre değiştirilir. Motorda oluşacak harmonilkler

genelde 3. Harmonik  ,5. Harmonik ve 7. Harmoniktir. 3. Harmonik oluk dağilımı

suretiyle bir miktar önlenebilir. 5. ve 7. Harmonikler ise kısa hatve yoluyla azaltılabilir

veya yok edilirler. Bunu belirleyen kutba düşen oluk sayılarıdır. 5. Harmoniğin yok

edilmesi için kutup mesafesinin 1/5 kadarlık kısmı kısaltılır. 7. harmoniğin yok edilmesi

için de kutup mesafesinin 1/7 kadarlık kısmı kısaltılır. 8 Kutuplu motorda harmonik

etkisi az olduğu için kısa hatve genelde kullanılmaz.

 

Bir Kutupta Oluşabilecek Manyetik Akıların Büyüklüğü.

 

Bir faza ait hava aralığındaki toplam manyetik akı Qt = p x D x L x B maxvell ‘dir.

Bir kutbun manyetik alanı Q = p x D x L x B / 2p maxvell’dir.

D , Statorun iç çapı (cm)

L,  Statorun boyu (cm)

B, hava aralığındaki manyetik akı yoğunluğu (Gauss) maxvell/cm2  (1 tesla 104 gauss)

B veya Q yi hesaplamada genellikle tecrübelerden faydalanılır. Sarılacak motorun spir

sayısı tamamen motorun gücüne bağlıdır. Motorun gücü de nüveye bağlıdır. Nüvenin

gücüde geçirebileceği manyetik akı yoğunluğuna bağlıdır. Bu ise nüve saçının

kalitesine , hava aralığına , oluk  ve nüve kayıplarına ve nüvenin fiziki boyutlarına

bağlıdır.

Nüve kest hesabı;

Geometrik kesit = p x D x L cm2 ’dir.

C, kalite katsayısı  ,C ‘nin değeri düşük ise saç kalitesiz ve nüve kaybı fazla, değeri

fazlaysa saç kaliteli ve nüve kaybı az demektir.

Motorun etiketi biliniyorsa C’ yi  kullanarak motorun manyetik akı yoğunluğunu tahmini

hesap edebiliriz.

 

Btahmini = ((6000 / C )x 1,25)/cosQ  gauss   CosQ =P /  Ö3 x U * I   P=Aktif güç

Gausun miktarı stator dişlerinin doyması dikkate alınarak seçilir. Motor devri düştükçe

yani kutup alanı küçüldükçe gauss bir miktar daha fazla seçilebilir. Kutup

yoğunluğu arttıkça manyetik alanda semerleşme artar. Aynı şekilde kutup alanı arttıkça

da manyetik alanınm sinus formu bozulur. Bunu yani semerleşmeyi önlemek için kutup

sayısı azaldıkça gauss küçük tutulur.

Buradan gerilim formülünde kullanılacak bir kutbun toplam manyetik akısı

hesaplanabilir.

Q = B x S / 2p maxvell ‘dir.

E = 4,44 x f x Q x Nb x kd x ka x10-8 VOLT etkin değer bulunur.(Bir fazda oluşan EMK)

Detaylı bilgi için

 

ROTOR SARGISI:

Bilezikli sargılı asenkron motorda  bilezik uçları açık devre iken statora enerji

verildiğinde rotor bilezik uçlarında bir gerilim oluşur. Bu olay trafoların prensibi ile

aynıdır. Genelde rotor nüvesi stator ile aynı malzemeden yapıldığı için stator nüvesi için geçerli olan  manyetik akı yoğunluğu (B) ve geometrik kesit aynıdır. (Ancak kontrol

edilmesinde fayda vardır.)

Buna gör rotor sargılarında oluşan gerilim;

E = 4,44 x f x Q x Nb x kd x ka x10-8VOLT etkin değer bulunur.(Bir fazda oluşan EMK)

 

Q stator ile aynıdır. Rotor sargılarında genelde tam gabare ve sargılar da genelde lama

olduğu için her bobin bir spir sarılır. Bu durumda rotor gerilimi genelde kendiliğinden

ortaya çıkar.    (Ancak sıfır imalatlarda oluk sayısı değiştirilerek rotor gerilimi

değiştirilebilir.) Rotor sargıları genelde seri ve yıldızdır. Bu bağlantılar değiştirilerek

rotor gerilimi değiştirilebilir. Ancak buradaki problem  her bobin tek spir olduğu için

bu tür oynamalara müsaade etmez.

Kayıplar haricinde güç rotora aynen aktarıldığı için geçecek akım buna göre hesap

edilir ve iletken kesitleri hesaplanabilir.

Protor = Pstator * h(verim)

Rotor kutup sayısı stator ile aynı olmak zorundadır.

 

BİLEZİĞİ KISA DEVRE HALİNDEKİ ASENKRON MOTOR

 

Statora gerilim verilen asenkron motorun rotor sargılarında gerilim oluştuğunu biliyoruz. Bu anda rotor bileziği kısa devre yapılırsa rotor sargılarından akım geçer. Bu akım

motorun anma akımından yüksek bir kısa devre akımıdır (trafo kısa devresi gibi) . Bu

durumda rotor sargılarından akım geçtiği için rotorda da senkron hızda bir döner alan

oluşur. Bu alan stator döner alanıyla aynı yönde ve aynı hızdadır. Trafoda olduğu gibi

rotor alanı stator alanını zayıflatarak stator sargılarının da şebekeden yüksek seviyede

kalkış akımı çekmesine sebep olur.

Rotor endüktansı rotor omik direncinden çok büyük olduğu için akım gerilimden teorik

olarak 90° geridedir. Buna bağlı olarak rotorun döner alanı da olması gerekenden

geriye kayar ve rotorun ayını isimli kutbuyla stator aynı isimli kutupları karşı karşıya

gelir. Bu durumda kakış döndürme momenti çok küçüktür (bobinler saf olmadığı için).

Kutupların itmesi aksiyel yönde kuvvetlenerek rotorun kilitlenmesine veya çok düşük

kalkış döndürme momentiyle dönmesine yolaçar.

Motora döndürme momentini F=B * i * L kuvveti verir. Statorun zıt isimli kutupları ne

kadar karşılıklı ise kalkış döndürme momenti o kadar fazla olur.

Bunun için rotor bileziklerine omik direnç eklenerek sistemin toplam omik direnci

arttırılarak gerilim ve akım arasındaki faz farkı azaltılır. Böylece rotor kutuplarının

geriye kayması da azalacağından kalkış döndürme momenti arttırılmış olur. Dirençten

dolayı kalkış akımı da azaltılmış olur. Ancak motor kalkana kadar aynı döndürme

momentini sabit tutmak için rotora eklenen dirençler kademe kademe azaltılır.

 

ASENKRON MOTOR KALKINIRKEN OLUŞAN OLAYLAR

 

Rotor alanının dönüş yönü ve hızının  aynı olduğunu ve zıt kutupların birbirine

kenetlenerek döndürme momentini oluşturduğunu biliyoruz.

Bu moment frenleme momentini yenerse rotor dönmeye başlar ataletten dolayı rotor

yavaş yavaş hızlanır bu 15 sn ‘den 60 sn kadar sürebilir. Rotor stator döner alan

yönünde dönmeye başlar. Bu durumda stator alanının rotor alanını kesme hızı düşer

ve böylece rotor frekansı ve gerilimi buna bağlı olarak akımı düşmeye başlar. Akımın

düşmesi döndürme momentini düşürür ancak frekansın düşmesi rotor endüktansını

düşüreceğinden ve buna bağlı olarak kısmen döndürme momentinin artacağından

(bunun sebebi kısmen kutbun ileri kayması ve endüktansın azalmasından dolayı

toplam direnç Z ‘in azalmasıdır) dolayı bu o kadar etkili olmaz. Yine de kalkış momenti

azalan bir seyir izler bunun için direnç miktarı azaltılarak rotor akımının tekrar artması

ve böylece döndürme momentinin aynı değeri koruması sağlanır.

Senkron devir sayısı ile rotor devri arasındaki fark kaymayı verir.

s = (ns-nr) / ns

Yeni rotor frekansı  fr = s x fşebeke

Yeni rotor gerilimi Er = s x Ekr

Yeni rotor akımı  Ir = (s x Ekr) / (Ö(Rr2 + ( s x Xkr2))

Rotor dönerken frekans azalacağından rotor döner alanın hızı da azalır .

Yeni rotor döner alan hızı = s x ns dir.  Bu andaki rotor hızı ile aynı andaki rotor döner

alan hızı toplamı stator döner alan hızını verir.

nr + (s x ns) = ns

Bunun anlamı rotorun her hızında birbirine kenetlenen stator ve rotorun aynı kutupları

birbirine göre konumları ( ileri geri kayma hariç ) hiç değişmez yani asenkron motorlar

adım kaybetmezler.

 

 
 
  Bugün 44 ziyaretçi (51 klik) kişi burdaydı! IP adresiniz 3.137.200.112  
 
Hatalar için lütfen bilgi veriniz Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol